Recm Olayında Yanlış Kişiye Acıyorsunuz..

🔹 Kadın, kendisini aldatan kocasını bıçakla doğradı..

🔹 Adam, başka erkekle bastığı karısını boğazladı.. 

🔹 Aldatılan eş, vahşet saçtı.. 

🔹 Üçüncü sayfa manşetleri hep bunlarla dolu değil mi? 

🔹 Aldatma ve eş cinayetleri tüm zamanların, tüm toplumların değişmez sorunu değil mi? 

🔹 Peki neden öldürüyor bu insanlar? 

🔹 Bir zamanlar gözlerine bakmaya, tenine dokunmaya kıyamadığı, uyurken iç çekerek hayran hayran seyrettiği eşine karşı nasıl canavara dönüşebiliyor bu insanlar?

🔹 Ne oluyor da gözleri dönüyor, neden çıldırıyor, nasıl oluyor da ölüm saçan bi yaratığa dönüveriyor bu halim-selim, kendi halinde, işinde gücünde olan insanlar?

🔹 İhanet!

🔹 İnsanlık tarihinin en korkunç draması.. İhanet..

🔹 Penceresine konan kuşlar için ekmek kırıntısı toplayan, sokakta topallayan yavru kedi görse gözleri buğulanan bu pamuk gibi yumuşak ve ponçik insanları kanla doyan vampirlere, dişleriyle insan eti koparan zombi mahluklara çeviren o dehşet suç: ihanet..

🔹Siz hanımınızı başka bir adamın afedersiniz kucağında görüp de sakız çiğnemeye devam eden geniş mezhepli bir midesiz olabilirsiniz..

🔹 Aldatma ve ihanet sizin gündemimizde Galatasaray'ın Fenerbahçe'ye attığı gol kadar bile yer işgal etmeyebilir..

🔹 Veya kocanızın başka bir kadının koynunda zevke gelmesi, Müge Anlı'yı kaçırmanız kadar üzücü olmayabilir sizin için..

🔹 Ceketinden başka bir kadının parfüm kokusu gelirken, başka kadınla mesajlaşıp gevrek gevrek gülerken kocanız.. 

🔹Siz kadınların altın günü kulislerinde yapacağınız fiskosların provasını çekirdek çitleyerek yapmaya devam edecek kadar ucuz bi kadın da olabilirsiniz.. 

🔹 Ama sevdiğinin ihanetini hazmedemeyen, aldatılmanın acısı yüreklerine ölümden beter çöreklenen insanlar var.. Her çağda vardı, şimdi de var.

🔹 Hem de pamuk gibi adamları, ipek gibi kadınları; ölüm ve kan saçan döner bıçağına dönüştürecek kadar dehşet bi darbe bu ihanet denilen melanet.. 

🔹 Recme vahşet diyorlar ya, taş çok acıtır diyorlar ya.. 

🔹 İhanetten daha mı korkunç acıtır taş? 

Seyretmeye doyamadığınız eşinizi, hastalandığında yüreğinizi ağzınıza getiren sevdanızı, yabancı bi kadının nefesiyle mest olurken hayal etmekten daha mı dehşet sızlatır?

🔹 Taş, yüreğinizi neşterle keser gibi kıymık kıymık eden; en sevdiğinizin, en mahreminizin ihanetinden daha mı çok kanatır? 

🔹Hiç bir ten acısı, yürek ağrısından daha derin yakıp kavuramaz.. Hiç bir bedenî ağrı, gönül yangınından daha fazla vahşet saçamaz.. 

🔹 Recmde en fazla yarım saat acı çeker bedeniniz, ama ihanetin acısı bir ömür kıvrandırır.. 

🔹 Recm edilen insan, eğer tevbe etmişse, günahlarından tertemiz olup yarım saat sonra cennete uçacak.. 

🔹 Düşünün; yarım saat sonra cennettesiniz? Hz. Maiz (ra) gibi.. Düşünün sadece yarım saatlik bi acı ile tertemiz oluyorsunuz, cennet bahçelerinde; kuş cıvıltıları ve billurdan berrak şırıl şırıl akan suların arasında olacaksınız yarım saate.. 

🔹 Bu sıkıntılı, çileli, yorucu dünyaya bi daha hiç gelmemecesine, dönmemecesine..

🔹 Yaptığınız korkunç hatanın ebedî affedilmecesine.. 

🔹 Sevdikleriniz orada, Efendimiz (sav) orada, alimler, zahidler, salihler orada.. 

🔹 Ya ihanet edilen? O kadın veya adam bir ömür boyu ihanetin yarasıyla dünyada cehennemi yaşayacak.. 

🔹 Seneler geçmeyecek, ömür bitmeyecek, saatler ilerlemeyecek onun için.. 

🔹 Yaşıyormuş gibi yaşayacak.. Yaşıyormuş gibi yapacak.. İçinde kopan zemherî fırtınaları kimse bilmeyecek.. 

🔹 İhanete uğrayanlar neden intihar ediyor? 

Ölümden beter bi sızı olduğu için.. Ölüm o korkunç acının yanında daha hafif olduğu için.. 

🔹 Hangisi vahşet? 

🔹 Yarım saat sonra ebedî saadet yurduna sizi kanatlı bir beyaz at gibi uçuracak olan recm mi.. 

🔹Yoksa, ölene kadar içinize ur gibi, çıban gibi saplanacak, yüreğinizi her saniye taşlayıp kanatacak, her lahza hançer yarası gibi inim inim inletecek, içinizden koparıp atmak isteyeceğiniz, ama bir türlü atamayacağınız o kahrolası ihanet sızısı mı? 

🔹 Kime acıdığınıza karar verin. 

🔹 Hangisi daha acınılası?

🔹 Sadece eşinin değil, çocuklarının,belki anne-babasının, kardeşlerinin ömürlerini ihanetle mahvettiği hâlde, yarım saat sonra ebedî mutluluk diyarına uçacak olan mı?

🔹 Yoksa ölmeyi bin defa isteyecek kadar, ömrü boyunca ölümden beter inleyecek, ama bir türlü ölemeyecek olan suçsuz günahsız, yaralı sevdalı bir can mı?

🔹 Yanlış kişiye acıyorsunuz. Yarım saatcikle cenneti garanti edene acımak.. Ya cenneti yarım saatlik bi acıya değmeyecek kadar sıkıcı bir mahalle arsası zannediyorsunuz veya cenneti kazanmak için insanların ömürlerini ortaya koyduklarından haberiniz yok.. 

🔹 Ya çocuklar? Anne-babaları arasında yaşanan bu acıyı nasıl taşıyacaklar minicik yüreklerinde? 

🔹 Kim çıkaracak bu sızıyı ömürleri boyunca kalplerinden? 

🔹 Çocukluğunda yaşadığı bir travma, insana ömrünce eşlik eder, bırakmaz son nefesine dek.. Hangi terapist doldurabilir ki o boşluğu? 

🔹 Hangi pedagog unutturabilir ki, içlerine kazınan o sızıyı? 

🔹 Zinadan doğarak ortada bırakan, çöp konteynerlerine bırakılan masum bebekler.. 

🔹 Ömürlük acılar; kararan, kaybolan, savrulan hayatlar.. 

🔹 Tüm bunlar yarım saatlik recmden daha mı hafif? Suçsuz oldukları hâlde; yitirilip çalınan ömürler, onlara bunu yapan ihanetin yarım saatlik bedelinden daha mı ucuz, daha mı değersiz? 

🔹 Kime acıdığınıza dikkat edin. Hele ki bu yarım saatlik ihanet bedeli, kişiyi birazdan ebedî cennete uçuracaksa bi kez daha dikkat edin.. 

🔹 Yarım saate dünyanın tüm kirlerinden, acılarından, yorgunluklarından azad olacak, meleklerden daha temiz ve berrak olacak birinin hali acınılası değil, şükredilesidir.. 

“Maiz Allah'ın hükmüne razı olmakla, öyle bir tövbe etti ki, bu tövbe bir ümmet arasında paylaştırılsa onlara yeterdi.” 

(Müslim, Hudûd, 22)