Bunlar da mı Masal?!
🔹 Yo, ben bu sefer kendimi avutmayacağım..
🔹 Aslında biz Ayasofya'yı açardık da etrafımızı yedibaşlı ejderhalar çevirmiş demeyeceğim.
🔹 Masallardan mı çıkmış ejderhalar?
🔹 Biz de Zal oğlu Rüstem olup çıksaydık o masallardan, ezmek için ejderha başı!
🔹 Bizden önce Yecüc Mecücler mi istila etmiş memleketi ?
🔹 Demirler eritip dağlara sed çeken Zülkarneyn olsaydık o vakit!
🔹Devâsa külçe gibi ağır kapılar mı çarpılmış suratımıza?
🔹 Bir Haydâr-ı Kerrar omzu vurup sökseydik kal'a kapısını, en gürültülüsünden.
🔹 Çocuk uyutma masalları mı bunlar?
🔹 Anlatmayın madem beşikteki balaya destan filan; Kürşad olup 40 çeriyle dalmayacaksa Çin sarayına!
🔹 Kurbağa prensi anlatın siz; bataklıkta prenses öpme hayalleri kursun vıraklayıp..
🔹 Daha Ayasofya'nın kilidine uzanamayan o cılız ellerimiz, Kudüs'e Salahaddin pençesi pozu kesmesin madem!
🔹 Daha iki metrelik Ayasofya mihrabına imamet dikememişken,
🔹 Koskoca bir kainat sathına hilafet sancağı diken Ulubatlı Hasan rüyaları görmeyin madem!
🔹 Daha Ayasofya gibi en has odasının anahtarını komşumuz Yorgo'dan aldığımız bir taş yığınına "son kale" demeyin madem!
🔹 Kale dediğinin anahtarı başbuğunda olur, komşu köyün kahyasında değil..
🔹 Daha bahçe duvarını aşıp avlusuna destursuz giremediğimiz caminin,
🔹 Kıt'alar aşıp Viyana kapılarına dayanmış ecdad mirası edebiyatını yapmaya yüzümüz tutmasın madem!
🔹 Hele bi dursun Kızılelma şu Garb ufkunda, bize önce bi yüz kızarıklığı lazım..
🔹 "Ama imkan yok padişahım.."
🔹 Diyorken Zağanos Paşa, dinleseydi Fatih onu..
🔹 Ne gemi yürürdü karadan.. Ne İstanbul, olurdu İslâmbol..
🔹 "Paşa! Yoksa imkan.. Üretiriz!"
🔹 "Şartlar oluşmadı, hele bekle biraz!"
🔹 Diyen Musa bin Nusayr'ı dinleseydi Tarık bin Ziyad,
🔹 Endülüs bugün bi Atlantis masalı kalırdı.
🔹 "Ben şartları bekleyeceğime, şartlar beni beklesin komutan!"
🔹 "Şartlar beni oluşturacağına, ben şartları oluştururum kumandan!"
🔹 Şartlar elinde sihirli değnek, okus pokusla oluşmayacak!
🔹 Önce Tarık bin Ziyad daldı Vizigotlara, şartlar ardınca aktı, peşinden kayıp geldi imkan..
🔹 Bunlar da mı masal?
🔹 Övünmeyin o zaman ceddim diye geçmişin masallarının(!) gölgesine sığınıp!
🔹 Atam, şanlı tarihim.. diye avutmayın o hâlde yenilen pehlivanları..
🔹 Starbucks masasında Espresso yudumlarken partisine kadın kolları manifestosu yazan başörtülü insta kızları üretmeyecek o imkanı..
🔹 Dava diye laikliğin bin türlü faziletlerini, bürokrasinin sevaplarını tebliğ eden konferans salonlarında,
🔹 İkindiyi alelacele Sultanahmet'te farzından savuşturup Lig TV'ye koşuşturan naylon kuşak omuzlarında oluşmayacak o şartlar..
🔹 Kaç yüz oldu mitinglerde "Zincirler kırılsın, Ayasofya açılsın!" diye gırtlağımızı yırttığımız?
🔹 Kaç kilometre uzadı, Ayasofya kampanyasına topladığımız imza listelerimiz?
🔹 Daha kaç kez oturma eylemi yapıp, kınama mesajı yayınlayacak STK'larımız?
🔹 Kaç gece yine saat 21:00' lerde TT olacağız, Twitter'ı sallayacağız gömüldüğümüz koltukta?
🔹 Kaç kez daha sandıkları patlatacağız Ayasofya davasına muktedir yetiştirmek uğruna?
🔹 Neyi bekliyoruz ya?
🔹 Mondros'tan daha mı ağır bizi bağlayan gizli anlaşmalar?
🔹 Dadaylı Halid Bey olup kollarını arkadan çaprazlarız General Townshendlerin!
🔹 Üzerimize yedi düveli mi salacakmış İtilaf Devletlerinin azgın tortuları?
🔹 Mahmud Sabri Paşa olur, Kilitbahir'i vermemek için 36 saat ayaklarımıza kan indirir de oturmayız, gözlerimize mil batar da kapatmayız..
🔹 Ekmeğimizi mi alırlar elimizden, ağaç kabuğu kemiririz onurla, şerefle!
🔹 Bunlar da mı tarihte kaldı, çıkmaz mı bizden bi Vehip Paşa, Erzurumlu Kara Fatma?
🔹 O hâlde Maraş'a Kahraman, Urfa'ya Şanlı demeyelim artık!
🔹 Başımızı öne eğelim, pencerelere kara perdeler indirelim utancımızdan, duvar dibinde yürüyelim acziyetimizden..
🔹 Bırakın ecdada saygı duruşunu!
🔹 Mirasında tepinirken ecnebi ayağı, fetih şölenleriyle sızlatmayın bari kemiklerini!
🔹 Verince mehteri coşkuyla baykuşlar gülüyor halimize!
🔹 En azından matem sirenleri çalın, en haysiyetli yas manzumelerinden..
🔹 Minaresine hilal nişanı yerine kelepçe geçirilmiş o müberra mabedin asalet kokan ağıtını bastırmasın en azından; fetih(?!) şenliğimizin yüzsüz ve pişkin nağmeleri!
🔹 Ey Hazret-i Şehriyar, ey devletlu hünkar!
🔹 Gelmiyor mu ardından bu millet; Sina çölü geçilmez, o sahra aşılmaz diye?
🔹 Sen Yavuz ol o vakit, şaha kaldırıp tek başına mahmuzla atını Sina'ya!
🔹 "Atların bile kanı kaynıyor çölde, biz nasıl yürüyelim!" mi diyor askerlerin?
🔹 Dönüp ardınca:
🔹 İsteyenler hanımlarının yanına dönüp entarilerini giyebilirler! Ben düşmana karşı tek başıma da gidebilirim!"
🔹 De o gür sesinle!
🔹 Ardınca yürüyen Kemalpaşazâde olmayan utansın!
🔹Peşin sıra yoluna revan olmayan Hasan Canlar utansın!
🔹 Utansın.. Utan.. Utandım.. Bari. En azından.. 😔
Yorumlar
Yorum Gönder