Ayşe Merve Çiftçi

▪️ Hz. Osman "Ne bu şiddet bu celal, yolun yanlış Ya Ömer!" demedi Hz. Ömer'e.  Hz. Ömer "Senin bu yaptığına miskinlik derler ey Osman, senin bu yufka yürekliliğinle hallaç pamuğu gibi dağıtırlar bizi!" demedi Hz. Osman'a.  ▪️Biri kaya gibi sert, diğeri ipek gibi yumuşak idi, ama ikisi de Hak üzreydi, ikisi de lazımdı.  ▪️Biri diğerine "Bize senin gibisi gerekmez!" demedi.  Bugün bizdeki Ömerler Osmanları zelilce pısırıklık, Osmanlar da Ömerleri ahmakça gaddarlıkla suçluyor.  ▪️Hayır! Bize ikisi de lazım.  ▪️Münafıkların tir tir titreyerek karşısında korkudan kekelediği Hz. Ömer'in demir yumruğu da lazım, ▪️Ağzından ekmeğini kölesi alsa, ona şefkatle gülümseyecek kadar halim selim olan Hz.Osman'ın pamuk gibi yumuşaklığı da lazım. ▪️Hz. Osman'ınki de Hz. Ömer'inki de Sirac-ı Râh-ı Hidayet olan Efendimizin makbulüydü. ▪️Unutmadan; o mülayim Hz. Osman'ı Bedr günü görseydik küffara karşı heybetinden yüreğimiz hoplardı,  ▪️Haşmetiyle...

 ▪️Fetih şölenlerinin orkestralı video mapping gösterileri sizin olsun.  Bize Muslihiddin Ebu'l Vefâlarımızın Kur'ânî "Tâ-hâ" esintili sohbetlerini geri verin..  ▪️Fetih kutlamalarının bandolu, trampetli kortej yürüyüşleri sizin olsun.  Bize "Sakın terk-i edebden; kûy-ı mahbûb-ı Hudâ'dır bu.." diye terennüm eden Yusuf Nâbîlerimizin naatlarını geri verin..  ▪️Fransızlaşmış; akordiyonlu, gitarlı sokak sanatçıları sizin olsun, bize Fransız generale tek başına kıyam eden Kubadoğlu Süleymanlarımızı geri verin.. ▪️Resmî protokol fantezisi uğruna ahiretini peşkeş çeken papyonlu düğme ilikleyicileri sizin olsun; Cihanın tir tir titrediği padişahlara bile ayar çeken sarıklı dâva erleri; Molla Gürânîlerimizi, Zembilli Ali Cemâlîlerimizi, Yâkup Germiyânîlerimizi bize geri verin.. ▪️Hafızası; mağara devrinden kalma ilkel yarı çıplak kostüm kreasyonlarından başkasını almayan Pelinsular, Ecemsular sizin olsun.  İlmi 10 asır boyunca tüm İslâm coğrafyalarını ışıldatan, ...

 Bazı hadis inkarcılarının iddiaları aynen şöyle: "Peygamberimiz Moğolistan'a gönderilseydi, Moğol börkü giyecekti. Börk giymek sünnet olacaktı. Arabistan'a gönderildiği için Arap sarığı sardı. Siz de Arap sarığını sünnet zannediyorsunuz. Bu sünnet değil, Arap örfüdür."  Bu aynen: "Hz. İbrahim İstanbul'a gönderilseydi, Kâbe'yi Üsküdar'da inşa edecekti. Biz de kıble için İstanbul'a dönecektik. Ve Üsküdar belde-i haram; yani korunmuş topraklar olacaktı. Ama Mekke'ye gönderildiği için Kâbe'yi oraya dikti. Biz şimdi Mekke'yi belde-i haram zannediyoruz. Oysa oralar korunmuş topraklar değil, Arap coğrafyasıdır." demek kadar trajikomik ve isabetsiz bir iddia.  Çünkü " Hz. İbrahim Konya'ya gönderilseydi Kâbe ve kıble Meram ilçesinde olacaktı." cümlesi, kıblenin Mekke'de olduğu gerçeğini değiştirmiyorsa, "Hz. Muhammed Yunanistan'a gönderilseydi, Yunan serpuşu sünnet olacaktı." cümlesi de, sarığın sünnet oldu...

🔹Biz daha son sözümüzü söylemedik.. 🔹 Kardeşinin biberonundaki kanı temizlerken ağlamayacağına yemin eden o minik abi daha son sözünü söylemedi.. 🔹 Ablasının tecavüz çığlıklarını duymamak için başını acıyla duvarlara vuran o küçük adam daha büyümedi.. 🔹 Annesinin başörtüsünü pis pis sırıtarak çıkaran leş kokulu askere minicik yumruğunu savurmaya çalışan o süt kokulu yavrucak daha son sözünü söylemedi.. 🔹 Büyüyecekler..Bıyıkları terleyecek..Pazuları demirleşecek..Gözleri şimşeklenecek.. 🔹 Balyoz gibi düşecek son sözleri Pentagon'un, Kremlin'in, Pekin'in bağrına..  🔹 Kardeşinin biberonunun kanlandığı yerden, ablasının çığlık attığı demden, annesinin bembeyaz tülbentine sarhoş kusmuğu bulaştığı yerden vuracaklar son sözlerini..  🔹 Dedim ya; biz daha son sözümüzü söylemedik..

🔹Sen gidince yine çıktılar müşrikler Ebu Kubeys dağına, İbn-i Ebi Kebşe yalancının oğludur dediler yine.. 🔹 Safa tepesine ay gibi çıkarsın yine diye bekledik; gözlerimiz Safa tepesinde kaldı 1400 sene..Gelmedin.. 🔹 Sen gidince Sümeyye bint-i Hubbatları yine kızgın kumlara yatırdı Ebu Cehiller; 🔹"Sabredin Ey Yasir ailesi!" diye o zülal-âsa sesini aradı kavrulan yüreklerimiz; çağlar aştı, asırlar aktı.. Serinlemedi sesine hasretliğimiz.. 🔹Sen gidince Ümmü Enmârlar yine dağladı işkenceyle Habbab bin Eretleri; ya Rasulullah.. Kurtarmayacak mısın.. 😔 🔹 Sen gittiğinden beri Abdullah İbn-i Ömerler sadece senin kaylûle yaptığın ağacın altında uyuyorlar..Ey Sirâc-ı Râh-ı Hidayet.. Uyandırmayacak mısın.. 🔹 Ebû Fükeyheler'in feryadıyla çınlıyor Ramdâ Vadisi sen gittiğinden beri; susmuyor arşa ulaşan iniltileri Ümmü Ubeyslerin.. Ey Seyyid-ül Enâm..Şefkatinle sarmayacak mısın..  🔹 Mekke sırasını savmadı mı; şimdi Buhara inliyor, şimdi Bağdat yanıyor, şimdi İslâmbol küskün, Ca...

🔹 Tamam; oryantalizm kahrolsun da.. 🔹 Bizim kumanda düğmesine uzanmışlığımız kadar, onların kitaplık rafına uzanmışlıkları var.. 🔹 Bizim onlara sövmüşlüğümüz kadar onların bizim öz İslâmî literatürümüzü yalayıp yutmuşluğu var!🔹 Bizim kuş tüyü yastıklarda horlamışlığımız kadar, onların çalışma masalarında uykusuzluktan kulaklarının uğuldamışlığı var.. 🔹 Bizim dava sloganları atmışlığımız kadar, onların dava kurup, dava devirmişlikleri var.🔹 Onların vakum gibi ezberledikleri kadim İslâmî eserleri, bizde emekli amcaların hayırlarına bekçilik ettikleri virane bakımsız kütüphanelerimizde sadece örümcekler ziyaret ediyor.. 🔹 Tamam kahrolsun o necis gavurlar da…🔹 Onları kahredecek nefes kudretini balon şişirmekle tüketmiş, onları yakalayacak hız kinetiğini Müslüman kovalamakla yitirmiş bizler ne olalım?